Monthly Archives: Haziran 2017

Kesinlikle Kırmızı! — Fiona Gell

Fiona Gell — 12 Mart 2017 — performingartscollections.org.uk

Kataloglama Asistanı Fiona Gell, Leeds Üniversitesi’nin Özel Koleksiyonunda bulunan Kırmızı Merdiven Tiyatro Arşivi’ni kataloglama tecrübesinden söz ediyor bize.

leeds-workers-theatre

2016’da Özel Koleksiyon ve Kırmızı Merdiven Tiyatro Şirketi‘nin Meşguliyet Arşivleri Kurulu‘nun Sanat ile ilgili meşguliyet arşivlerini kataloglama fonunu kazandığı duyuruldu. 2014’te Özel Koleksiyon’a bağışlanmış Kırmızı Merdiven Tiyatro koleksiyonunu kataloglama, düzenleme ve yeniden paketleme işini alacak kadar şanslıydım. Arşiv şunları içeriyor:

Okumaya devam et

1 Yorum

Filed under çeviri

Bakım Mühendisi — Sandra Kerr

Bir Cuma gecesiydi, evlenmemizden birkaç yıl geçmişti
Benim koca işten geldiğinde, her zamanki gibi dedim ki:
“Çayın masanın üstünde, temiz giysini rafa koyacağım
Banyon birazdan hazır olur, gelip sırtını ovacağım”.
Beni pek nazikçe öpüp dedi ki “Söyleyeyim dümdüz —
Benim makinaya verdiğim hizmet senin eline su dökemez”.

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

Ondan sonra konuşmaya geçtik, nasıl hissettiğimi anlattım
Bir üretim bandı nizamıyla onu nasıl yürüttüğümü anlattım.
Çünkü neticede sağlayan benim, bu enerji kaynağını
(Oysa eksik etmez benim biftek yemeğime şakşakçılığını)
Onun üstündeki herşey pırıl pırıl çünkü ben bakar temizlerim
Sorsanız onun makine aletinden daha iyisini göremezmişim…

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

Çalışma şartlarımı bilseydiniz ağarırdı saçlarınız
Günde yirmidört saat çağrılabiliyorum işte anlarsınız.
Gerçi avantajları severim gece boyu çalıştığım zaman
Çünkü tatmin oluruz — en azından o olur bense kimi zaman.
Tam üretimi sürdürürsem bir iki tane çocuğum olur
İleride bir patrona harcayacak yeni emek gücü olur…

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

Hakikate uyanmaya başladım sonra: onu böyle düzgün tuttuğumdan
Patron iyi bir kazanç çıkarır hem benden hem de ondan
Bunu duyunca öfkelendi sağlam bir sendikalı olduğundan
İkimiz de sıkı çalışıp tek kişilik bir aylık aldığımızdan
Dedim ki “Yarı-zamanlı paketleme işi de yapıyorum unutma!
Üç kişiye çalışıyorum sevgilim, patronuma, patronuna ve SANA….

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

Biraz koyun gibi baktı ve dedi ki “Bugünden sonra
Arkadaşlarla bakalım ne yapabiliriz eşit aylıkla.
Bir ev kadını sendikası ister misin, nasıl olur aylık almak
Aşçı ve temizlikçi olarak, hemşire ve bakıcı olarak?”
Dedim ki, “Acele etme sevgilim, paylaşırsan evdeki angaryayı
Ben de vakit bulabilirim vermek için kendi savaşlarımı”.

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

Sık sık dinledim seni patronları indirmekten söz ederken
Bunu asla yapamazsın kardeşim BANA patronluk taslarken.
Kadınlar mücadeleye katılana kadar, evli, bekar, beyaz ve siyahlarla
Gözleri bağlanmış gibi savaşırsın, bir kolun da sırtında.
Ve mesaj karşıya ulaştı, nihayet o da farkına vardı ki
Kızkardeşlere iktidar vermek sınıfa iktidar vermek olmalı….

Dedim ki, “Ben senin küçük kadının, tatlın, canın değilim
Ücretsiz bir ücret kölesiyim, ben bir bakım mühendisiyim”.

http://mudcat.org/thread.cfm?threadid=31147

Türkçesi: Işık Barış Fidaner

Not: Şarkının akışını bilmiyorum aslında. Koro kısmının her kıtadan sonra tekrarlandığını tahmin ettim.

Şarkının melodisini de bilmiyorum çünkü müziğini bulamadım. Satılan bir CD’nin sayfası: “Warning: Women at work” http://www.rebelvoices.com/Wall2~1.htm

1 Yorum

Filed under çeviri, şarkı, şiir

Lecturing Exemption Demand Procedure and Policy: 3. Why Not Reference?

The previous section was about the impossibility of applying for a lecturing exemption. This section is about the fact that one cannot ensure lecturing exemption by referring to the relevant authorities.

(Turkish)

3) Why Not Reference?

The ultimate destination of any reference is an authority: it’s either an authority that already exists, or an agent that shall obtain authority by virtue of your reference. The conclusiveness of a reference relies on the ability of an authority to assume it.

However, neither can one find an authority to assume Lecturing Exemption References, nor can anyone be authorized on this matter. Lecturing exemption is not secured by a reference.

Okumaya devam et

7 Yorum

Filed under şey

Origami Zambak — Origami Yönergeleri

Origami zambak, klasik ve sevilen bir origami çiçeğidir. Zambak ailesinin geleneksel olarak masumluk ve saflığı temsil ettiğini biliyor muydunuz? Zambaklar çeşitli karışık ve düz renklerde, sarı, pembe, beyaz, turuncu, mor, kırmızı ve birçok başka renkte bulunabilirler. (origami-instructions.com)

Origami zambağı katlaması çok zor değildir ama taç yaprağı katlaması yeni başlayanlara zor gelebilir. Yeter ki zaman ayırınız ve her adımı dikkatle takip ediniz. Eğer görüntü tercih ederseniz origami zambak görüntülü yönergemizi izleyiniz.

Eğer origami zambağınızı birine hediye edecekseniz özel origami kağıdı kullanmanız tavsiye edilir. Normal kağıtla idmanlı olmak kaydıyla elbette.

15 santimetrekarelik bir parça origami kağıdını (ya da kare şeklinde herhangi bir kağıdı) alıp şu linkteki görüntünün ilk iki buçuk dakikasında yapılanları uygulayarak aşağıdaki resimde görülen üçgen tabanı elde ediniz.

Origami Lily flower photo diagrams 1

Okumaya devam et

1 Yorum

Filed under çeviri, şey

Mantıksal bağlaçlar — Sylvain Poirier

Sylvain Poirier — settheory.net

1. Matematiğin ilk temelleri

1.6. Mantıksal bağlaçlar
Nullary bağlaçları önceden görmüştük : Boolean 0 (geçersiz) ve 1 (geçerli) sabitleri.

Boolean’ler arasında binary eşitlik bağlacı ⇔ diye yazılır ve denklik adı verilir: AB «A B‘ye denktir» diye okunur.

Gelin diğer işe yarar bağlaçları sunalım, Boolean değişkenlerin (A, B, C, ki yerlerine formüller konabilir) tüm mümkün değerleri için geçerli olan özellikleriyle birlikte.

Okumaya devam et

6 Yorum

Filed under çeviri, bilim

İfadeler ve tanımlanabilir yapılar — Sylvain Poirier

Sylvain Poirier — settheory.net

1. Matematiğin ilk temelleri

1.5. İfadeler ve tanımlanabilir yapılar

Terimler ve formüller

Bir ifade, bir kuramın ilk iki katmanı (bir tipler listesi ve bir dil) verildiğinde, simgelerin bulunuşlarının sonlu bir sistemidir; bir modelin (belitleri gözardı ederek verilen tipleri ve yapı simgelerini yorumlayan sistem) ve içerdiği serbest değişkenlerin bir yorumunun (modeldeki değerlerinin) her mümkün verisi için bir değer tanımlayacaktır.

Her ifade ya bir terim ya da bir formüldür: terimlerin değerleri nesneler olurken formüllerin boolean değerleri olacaktır.

Okumaya devam et

6 Yorum

Filed under çeviri, bilim

Ekmeklerine kan doğruyorlar, kanlarına ekmek doğruyorlar — Acun Karadağ

Nuriye Gülmen ile Semih Özakça’nın evlerinden işkenceyle gözaltına alındığı gece çekilen şu vidyoda 1:16:00’dan itibaren geçen konuşmalar:

Acun Karadağ: Savcılık istedi diye böyle bir şey yapılır mı ya… Savcının emri diye gelip iki insanı…

— …insanı öldürüyorlar

Acun Karadağ: Öldürülür mü ya, a-a! Ben inanamıyorum aklım almıyor ya, bu nasıl insanlık anlamadım. Ya, emir de.. Aklı başında bir emir olması lazım. Ben düşünüyorum mesela öğretmen olarak müdür bana “çocukları döv” dese, ben dövmem. Ya istifa edeceğim, ya da müdüre karşı savaşacağım. Ya bu böyledir. Aklım almıyor ya, her emir yerine getirilir mi? Ne ahlaksızca bir şey bu. Üç kuruş para için bu yapılır mı ya. Üstelik kendilerinin düşeceği durum da aynı.

— Gülüyorlar bir de burada komik bir şey varmış gibi.

Acun Karadağ: Hayır şey yapıyorlar… Ama bunlar ihraç edilince intihar ediyorlar.

— Evet.

Acun Karadağ: Direnmeyi bilmedikleri için kafaya sıkıyorlar.

— Hayatında onurlu bir şey yapmamış ki nasıl direnecek?

Acun Karadağ: İşte emir olunca öyle oluyor. “Devlet emretti ihraç edildim, kafama sıkayım.” Mantık bu. Nasıl bu hale getiriyorlar bu insanları ya anlamıyorum ben. Hangi eğitim, hangi inanç insanları bu hale getirir? Anlamak mümkün değil yani.

— Ha işte bak adam dövecekler para kazanacaklar…

— İşkencemiz hazırmış!

Acun Karadağ: Ekmeklerine kan doğruyorlar. Kanlarına ekmek doğruyorlar daha doğrusu, insanın kanına ekmek doğrayıp yiyorlar, ekmek parası tabi. Zıkkım olsun o ekmek size, haram olsun boğazınızda kalsın.

Yorum bırakın

Filed under şey

Matematiksel sistemlerin yapıları — Sylvain Poirier

Sylvain Poirier — settheory.net

1. Matematiğin ilk temelleri

1.4. Matematiksel sistemlerin yapıları

Yapılar, bir kuramın dilini (küme kuramsal bir yorumda yapı simgelerinin değerlerini) yorumlayarak, çalışılan sistemi biçimlemek için çeşitli tipten nesneleri ilişkilendirir. Bu yapılar her tipten nesnenin sistemde çeşitli roller oynamasını sağlar. Bu rollere göre nesneler, saf öğelerin basit yapısına karşın, karmaşık nesneler gibi yorumlanabilir.

Jenerik kuramlar 2 tür yapı (dolayısıyla 2 tür yapı simgesi) kabul eder: işleçler ve yüklemler.

Okumaya devam et

6 Yorum

Filed under çeviri, bilim

Kuramların biçimi: mefhumlar, nesneler ve üst-nesneler — Sylvain Poirier

Sylvain Poirier — settheory.net

1. Matematiğin ilk temelleri

1.3. Kuramların biçimi: mefhumlar, nesneler ve üst-nesneler

Modelin değişkenliği

Her bağdaşık kuram kendi modelinin (yorumunun) sabitlenmiş olduğunu varsayar, ama olağandır ki bu, aynı kurama ait varolan diğer meşru modellerin geniş (sonsuz) menzili içinde bir tane modelin «tercih»inden ibarettir; model kuramı açısından bakıldığında model değişken olur. Fakat bu «tercih» ve modelin bu «varolma»sı gayet soyut olabilir. Ayrıntıda, Tamamlanmışlık savının kanıtı, bütün vakalarda işleyebilerek, imkânlar menzili içinde bir tane modeli «belirt»ecektir, ama bu inşa aslında alenî değildir (sonsuz tane adım içerir, her adım sonsuz bilgiye bağlıdır). Bu koşullarda, bir modelin sabitlenmesi varsayımı saçmalık sayılabilir, ama yine de matematiksel kuramların standart yorumunu teşkil eder.

Okumaya devam et

6 Yorum

Filed under çeviri, bilim

Değişkenler, kümeler, işlevler ve işlemler — Sylvain Poirier

Sylvain Poirier — settheory.net

1. Matematiğin ilk temelleri

1.2. Değişkenler, kümeler, işlevler ve işlemler

Gelin temellendirici döngüden kimi basit kavramları getirerek matematiğe başlayalım, bu kendine yeterli olabilir. Henüz belitsel bir kuram hâlinde formelleştirilmemiş bir küme kuramından başlanması doğaldır.

Önce bir kümenin ne olduğunu açıklayalım, sonra temeller (model kuramı) ile onun esas incelikleri (paradokslar) bağlamında daha çok kavram ve izahla resmi tamamlayacağız.
Okumaya devam et

6 Yorum

Filed under çeviri, bilim