Salivation/Salvation: Herkese ihtiyacına göre ve herkesten yeteneğine göre! — Jacques Lacan

Varsayalım ki insanlık tek bir gerçekliğe ait olsun, hani şu ünlü yabani ve rastgele gerçekliğe ait olsun, ondan başka hiçbir gerçeklik olmasın.

İmletici bir şeylerle o gerçekliği dile getirmek makul olacaktır. Zihninizi odaklamak için varsayalım ki –kimi ekollerde dedikleri gibi– imleyen, bir şeylerin koşullanmasıdır; reflekslerin değilse de reflekslere indirgenebilen bir şeylerin koşullanmasıdır. Dil sanki hayvanlara çan çalınca salya akıtmayı öğretmek için laboratuvarda yaratılan suni şartlardan bambaşka bir düzene ait değilmiş gibi düşünelim şimdilik.

Bir imleyendir, çan sesi. İnsanlık dünyası da bu temelde kurgulanabilir: Giderilecek ihtiyaçların hepsi o dünyada bir araya gelmiştir adeta, önceden belirlenmiş bir dizi işaretle duyurulmak üzere. O işaretler herkes için geçerli olduğu takdirde kusursuzca işleyen ideal toplum kurulmuş gibi olur, ilke olarak: Dürtü salımlarının tamamı ihtiyaçlara göre çeşitlenen değişik çan seslerine bağlanacak, düzgün işleyen o çınlamaları duyanlar da bu sayede bittabi derhal mevzubahis ihtiyacı giderecektir. İşte bakın ideal topluma vardık bile! Anlayın ki betimlediğim bu tasarı –kusursuzca işleyen toplum– bütün ütopyacıların ezeli hayalidir, onlar şöyle derler: ‘Herkese ihtiyacına göre…

…ve herkesten yeteneğine göre!’ diye hemen de eklerler akabinde ve sorun orada başlar.

Seminer 5’ten

Türkçesi: Işık Barış Fidaner

1 Yorum

Filed under çeviri

One response to “Salivation/Salvation: Herkese ihtiyacına göre ve herkesten yeteneğine göre! — Jacques Lacan

  1. Geri bildirim: Teşhissiyat — çeviri derlemesi | YERSİZ ŞEYLER