Tag Archives: Hoşgelirsin

Yersiz Kitaplar 24 tane oldu

24 tane olmaları vesilesiyle Yersiz Kitaplar‘ı hatırlatıyorum. Çünkü 24 ikiye de bölünebilir, üçe de bölünebilir. Hatta ikiye art arda üç kez bölünebilir.

Ama karışıklık olmasın: Üç kez ikiye bölünmesinin üçe bölünmesiyle hiçbir alakası yoktur. Üç kez ikiye böldükten sonra isterseniz üçe bölebilirsiniz, istemezseniz bölmezsiniz. Bölünmemiş halde kalır.

Okumaya devam et

2 Yorum

Filed under kitap

Hoşgelirsin — çeviri derlemesi

hosgelirsin-kapakSon versiyon: 4 Mart 2016

(31 sayfa — PDFLaTeX)

İçindekiler

Hoşgelirsin (Cem Karaca)

Sıkıntı yok kardeşim (Pussy Riot)

Göçmen Şarkısı (Led Zeppelin)

Ayna ayna (Blind Guardian)

Kumadam bey (Blind Guardian)

Astronomi Ustası (Pink Floyd)

Ücret Kölesi (Placebo)

Değişmez Pencere (Broadcast)

Zaaf / Sinir (Depeche Mode)

Aşırı yüklenme (Talking Heads)

Ergen ruhu kokuyor (Nirvana)

Yalanlardan servet (Dream Theater)

Bekler uykuyu (Dream Theater)

— Mevsimler Değişimi (Dream Theater)

Metropolis, Böl. 1: Mucize ile Uyuyan (Dream Theater)

Tuhaf Déjà Vu (Dream Theater)

Zorunda mıydın Mustir? (Else Von Freytag-Loringhoven)

Ketlenme ve Yüceltim (Melanie Klein)

Diğer kitaplar

5 Yorum

Filed under çeviri, kitap

Kumadam bey — Blind Guardian

Kumadam bey bana bir rüya getir
En şirini olsun gördüklerimin
Yoncalı güller gibi dudakları olsun
Sonra söyle ona yalnız geceler bitiyor

Kumadam bey çok yalnızım
Benim olacak kimsem yok
Lütfen yolla şu büyülü şuanı
Kumadam bey bana bir rüya getir

Kumadam bey bana bir rüya getir
En şirini olsun gördüklerimin
Söyle bilsin serseri değilim
Sonra söyle ona yalnız geceler bitiyor

Kumadam bey çok yalnızım
Benim olacak kimsem yok
Lütfen yolla şu büyülü şuanı
Kumadam bey bana bir rüya getir

Kumadam bey bize bir rüya getir
Parlasın gözü gel buraya der gibi
Kırık kalbi olsun Palyaçolar gibi
Saçı az dalgalı olsun Liberace gibi

Kumadam bey tutunacak birisi
Pek tatlı olurdu fazla yaşlanmadan
Yani lütfen yolla şu büyülü şuanı
Kumadam bey getir bize
Lütfen lütfen lütfen
Kumadam bey
Bize bir rüya getir

Okumaya devam et

1 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Ayna ayna — Blind Guardian

Adanın ötesinde çok daha uzakta
Sığındık alacakaranlık kovuklara
Kaygıdan bıktıran günler boyunca
Ne yaslar tuttuk bitimsiz acılarla

Bilinmez ülkem çok daha tuzaklı
O halde bizi kurtaracak gizli kapı
Karanlık çökmeden bulunmalı Okumaya devam et

1 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Göçmen Şarkısı — Led Zeppelin

Aaa..! Aaa..!

Geliriz buz ve kar ülkesinden
Kaynar sular akan geceyarısı güneşinden

Tanrıların çekici
Gemilerimizi sürsün yeni ülkelere
Şarkılarla bağırarak sürüyle savaşalım
Valhalla ben geliyorum

Süpürürüz harman döver kürekler
Batı sahili olsun tek hedefimiz

Aaa..! Aaa..!

Geliriz buz ve kar ülkesinden
Kaynar sular çıkan geceyarısı güneşinden

Ne uysal tarlanız ne yeşil
Fısıldar kanlı öyküleri
Savaş akımlarını yatıştırmamızı
Biz olduk Üstşefiniz

Süpürürüz harman döver kürekler
Batı sahili olsun tek hedefimiz

Yani durup şimdi yıkıntınızı baştan inşa etmeniz iyi olacak
Zira barış ve güven egemen olabilir ağır yenilginize rağmen

Okumaya devam et

1 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Tuhaf Déjà Vu — Dream Theater

Bilinçaltı tuhaf hissiyat
Bilinçdışı rahatlama
Ne hoş kabustu öyle
Oraya dönmek isterim

Her gözümü kırptığımda
Beni çarpan bir sürpriz daha
Bambaşka bir hayat bekler
Solar bitmemiş bölümler

Yaklaştıkça – yavaşça ortaya çıkar
Ulaştım – delici günışığı çarpar

Beni kendine çeken bir ev
Çevre tanıdık, yeni değil
Oraya götüren bir patika
Havaya dadanmış soğuk

Merdivenleri çıkınca bir oda
Her gece oraya çekiliyorum
Aynada görünen bir kız
Yüzü giderek netleşiyor
Söylesene çocuk burada işim ne?

Gözlerinde – hiç anlatılmamış öyküsü sezilir
Kamuflajın ardında – canında yırtılan bir şey var

Bu gece arıyordum
Derinlerimdeki hissi
Bu gece arıyordum
Kimsenin bilmediğini
Kurtulmaya çalışarak

Elimde değil ki
Aklımı kaçırıyorum sanki
Kalbimi ikiye yırtıyor
Uyuyanın o sandığı ben değilim ki

Ayaktayım bir kez daha
Bakarak gerçek dünyaya
Metropolis etrafımı sarar
Ayna kızı parçalamış

Neden o öbür hayat
Bana her gün dadanıyor
Kırıp geçmiştim öbür yüzüne
Yolunu bulmuş olsam

Korkunç tanıdık bir şey var
Bu hissi üstümden atmak zor
O öbür dünyada yaşamış mıydım?
Bu bağı kurmaya yazgılıyım

Hala arıyorum ama bilmem niçin
Akıl kapımın kayıp anahtarını bulmak için

Bugün onu arıyorum
Üstüme yapıştı bu his
Bugün onu arıyorum
Bir tek benim bildiğimi
Kurtulmaya çalışarak

Elimde değil ki
Aklımı kaçırıyorum sanki
Kalbimi ikiye yırtıyor
Hep bildiğimi sandığım ben değilim

Elimde değil ki
Aklımı kaçırıyorum sanki
Tekinsiz, tuhaf Déjà Vu
Ama dert değil — Umarım bulurum hakikati

Okumaya devam et

2 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Hoşgelirsin – Cem Karaca

Gel Türk Alman birası içtin mi
O zaman sen de hoşgelirsin
Bardağı tokuşturup Allah gönderilsin
Sen de biraz entegre edilesin

Sarmısak kokuyormuş at gitsin
Lahana turşusuyla domuz pastırması yiyin
Çocuk yerine Dackel köpeği yetiştiren kimse
O çoktan entegre olmuştur bilesin

Şalvar pek rahatsız edicidir
Bacağını kafanı ört ama sadelik lütfen
Politikayla da hiç ilgilenmezsen
İşte bak nihayet entegre olmuşsun

Tabii ki severiz sizi çöpçü olarak
Ücretse konu dikilin kenarda
Yok işten göndermeyse geliniz ön tarafa
İşte bak şimdi aşırı entegre olmuşsun

Okumaya devam et

2 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Metropolis, Bölüm 1: Mucize ile Uyuyan – Dream Theater

Şafağın gülüşü
Mayıs başında geldi
Evinden bir hediye getirdi
Gece ağlayacaktı
Ona korkuyu anlatacaktı
Ve kederi ve acıyı
Hiç sıyrılamayacağı

Ölüm birinci oyundur, ezelden
Bundan sonra özgürlük yok
İkiniz birlikte bu aklın içine kapatıldınız

Dediler ki uğraştığım her gün bir mucize olurmuş
Dediler ki ölmüş her aşkın yerine bir yenisi doğarmış
Dediler ki yalnız ve korkmuş hissettiğimde arayacak kimse olmazmış
Dediler ki eğer öbür dünyayı hayal edersen
Kendini ateşten bir gölde yüzerken bulacaksın

Bir çocukken, acı olmadan, keder olmadan yaşayabilirim sanırdım
Bir adam olarak gördüm ki hepsi peşimden yetişmiş
Uykuda olsam da çok korkuyorum

Bir bellekten sahne gibi bir yerde
Binlerce söze bedel bir resim vardır
Karşımda yüzler bakışlarını kaçırır
Öteye saklanır ve bir daha haber gelmeyecektir

Hilekarlık ikincisidir sonu gelmeyen
Şehrin acımasızlığı bize sağ kalmayı öğretir
Kalbimi gözlerinde tutsan yeter, hayatta kalacağız
Üçüncüsü geliyor

Yapraklar düşmeden önce
Kapıları kilitlemezden önce
Üçüncü ve son oyun olmak zorundadır
Bu olan ebediyen sürecektir
Metropolis seyreder ve düşünceli, gülümser
Seni evine getirmiştir

Bunun olabileceği vakit ancak
Çocuklarımızın birbiriyle kavgasının bitmiş olacağıdır
Artık biliyor Mucize ve Uyuyan, üçüncüsü aşktır
Aşk ebediyetin oyunudur

Okumaya devam et

2 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Yalanlardan servet — Dream Theater

“Uzun zamandır ilk defa
…herşey doğruydu dünyamda…
sonra da uyandım.”

Hatırlarım o zaman
Birlikte beş günlük çalışmalarda
Bir kez bile duymadık sirenin türküsünü
Nasıl bir hayal gücüdür
Uyuyakaldığı o şiirsel komanın
Fuzuli boş hatırası
Daha yanlış olamazdı

Yalanlardan servet yapabilirsin
Bir devi canlı tutabilirsin
Kızıllığı sürebilirsin
Herkesin yüzü gülene kadar
Boşbeleş heyecan
pek vakitsiz bir dindi
belki senin hayatın açıklayabilir
kararsız kalma nedenimi
İşte bu adamcağız
bu canavarca yaratımın kalbidir
İkimiz de kahraman olacağız dedi
ben de ayartıya kapıldım

Yalanlardan servet yapabilirsin
Bir devi canlı tutabilirsin
Kızıllığı sürebilirsin
Herkesin yüzü gülene kadar

Bana gösterebilir misin altınlarını
ve gümüşlerini?
Kahraman suyun içinde dondu

İşte yalanlardan servet yaptın
ve bir devi canlı tuttun
Kızıllığı sürdün
Kızıllığı sürdün

Okumaya devam et

3 Yorum

Filed under çeviri, şarkı

Bekler uykuyu — Dream Theater

Pencere yanında durur
Gözleri ayda
Umar ki bu hatıra
Hemen çıksın ruhundan

Kapı ve ışıkları kapatır
Ve bedenini yatağa yatırır
İmge ve sözler orada
Derinlerdedir
Gururu fazla gelir
Battaniyeyi başına çekmeye
O da sessizce uzanıp bekler uykuyu

Tavana gözünü dikip
Zihnini tutmayı dener
Ve canlandırır yeniden
Bağlamaya çabaladığı zincirleri
Ama hisleri kayıptır

Ve sular kaplayamaz hatırasını
Ve küller karşılayamaz acısını
Tanrım bana güç ver soluk alayım bir meltemden
Ve çağırayım hayatı bir donuk metal çerçeveden

İçeride küllerle beraber
Ya da alevlerle dumana tırmanıp
Kanatlarıyla cennette
Ya da burada, yatakta uzanıp
Avucunu başıma koymuş
Şu an ve ebediyen kıvrılmış kalbime
Ve dünyanın kalbine

Okumaya devam et

2 Yorum

Filed under çeviri, şarkı