En Hakiki Mürşit kitabında Cem Say inanmanın ilk anlamını şöyle tanımlar [1]:
İnanmak: Bir şeyin doğruluğunu benimsemek
Doğruluğun ‘sayısal’ anlamı mantıksal bir önermenin geçerli sayılmasıdır, ‘sözel’ anlamı ise bir şeyin politik olarak savunulmasıdır.
‘Doğru’nun (right) yaygın ‘sözel’ anlamı bir ego’yu haklı bulmayı çağrıştırdığı için ‘sahi’ (true) terimine başvurarak ‘sayısal’ anlam ayırt edilmelidir, şöyle [2]:
Doğruluğa inanmak: Bir şeye hak vermek
Sahiliğe inanmak: Bir şeyi gerçek saymak
Bu iki kavram birbirinin karşısına konarak kolayca ayırt edilir:
Olmaması gereken şeyler “doğru olmasa da sahiden böyle”dir, mesela rektörün atamayla gelmesini gerçek sayarım ama yine de ona hak vermem.
Olması gereken şeyler “sahiden böyle olmasa da doğrusu bu”dur, mesela rektörün seçimle gelmesini gerçek saymam ama yine de ona hak veririm.
Yukarıda tarif edilen ayrımları netleştirmek istiyorsanız, gerçek sayılan dünyayı tarif eden mantıksal önermeleri ‘doğru-yanlış’ (right-wrong) yerine ‘sahi-fol’ (true-false) değerleriyle tanımlanmalısınız (‘fol’ kavramı tavuğu aldatan yumurta anlamından türetildi [3]).
Bu formüle göre “Naci İnci Boğaziçi Üniversitesi’nin rektörüdür” önermesi “sahidir” deriz ama “doğrudur” demeyiz.
Doğru demek “right = not wrong = yanlış değil” demektir, bu da bir kabullenme içerir, hak verme içerir.
Sahi demekse “true = not false = fol/aldatıcı değil” demektir, sadece ikrar içerir (acknowledgement), yani bir şeyi sadece gerçek sayar, onu kabullenmesi gerekmez, ona hak vermesi gerekmez.
Mantıksal sahilik kavramı ayırt edilmedikçe bir şeye sadece varolduğu için hak veren ‘Doğru!’ ünlemiyle bütün olası alternatifler otomatikman tarihten silinmektedir.
Ancak ‘Sahi!’ ünlemindeki fark edici şaşkınlık ifadesiyle alternatif olasılıkları ikrar edebilme yolları açılacaktır.
Işık Barış Fidaner doktoralı (Boğaziçi Üniversitesi) bir bilgisayar bilimcidir. Yersiz Şeyler‘in Admini, Žižekian Analysis’in Editörü, Görce Yazıları‘nın Küratörü, Nümerik Esintiler‘in üreticisidir. (+)
Notlar:
[1] Cem Say (2021) En Hakiki Mürşit, s. 19.
[2] Bkz “Çevirmenler, True’ya Doğru demeyelim, Sahi diyelim” (Fidaner, Ayanoğlu), “Doğrusu, Sahiliğin Eksikliğini Hissediyoruz” (Fidaner, Ayanoğlu), Doğru (özel sayfa)
[3] Bkz “Çevirmenler, False’a Yanlış demeyelim, Fol diyelim”
Geri bildirim: İtikat — derleme | YERSİZ ŞEYLER
Geri bildirim: Doğru — özel sayfa | YERSİZ ŞEYLER