Sigmund Freud’un Şakalar ve Bilinçdışıyla İlişkileri (1905) kitabında anlattığı ‘kazan mantığı’nı anımsayalım (kettle logic):
Yalıtık tutulan kusurları bir araya getirmeyi reddetme tavrı insanları çok güldüren bir fıkrada (daha doğrusu safsatada) da geçer:
A B’nin bakır kazanını ödünç alır ama geri verdikten sonra B onu dava eder çünkü ortasında açılmış kocaman delik yüzünden kazan kullanılmaz haldedir. A kendini şöyle savunur:
— Birincisi, ondan kazan mazan ödünç almadım; ikincisi, kazanı ödünç aldığımda zaten ortası delinmişti; üçüncüsü, kazanını hiç hasar görmemiş halde ona iade ettim.
Her savunma kendi başına geçerli olabilse de bir araya gelince birbirlerini dışlarlar. A, bağlı bir bütün sayılması gereken şeyleri birbirinden yalıtık tutmuştur… Denebilir ki A “ya öyle ya böyle” demesi gerekirken “hem öyle hem böyle” demiştir.
Okumaya devam et →