Hep Sonradan: Entropi ve Feda — Işık Barış Fidaner

(robot şarkı)

tdworld_20573_lightbulb_getty

Bir ampul düşünün. Ampule verdiğiniz elektrik enerjisinin bir kısmı aydınlanma için kullanılır. Bu kısım, enerjinin “işe yarar” bölümüdür. Verilen enerjinin başka bir kısmı ise ısı halinde ampulün çevresine yayılarak kaybedilir. Bu ikinci kısım, enerjinin “işe yaramaz” bölümüdür. Her ampulde ve her sistemde bu ikinci kısmın ister istemez kaybedilmesi, “entropi” kelimesi ile belirtilir.

Hiç ısı yaymayan mükemmel bir ampul icat edemediğimiz sürece, ampulün sağladığı aydınlatmanın her zaman bir bedeli olacaktır. Yani enerjinin “işe yarar” bölümünün kullanılması, “işe yaramaz” bölümünün kaybedilmesini gerektirecektir. Buna göre kaybedilen enerjiye “işe yaramaz” demek doğru değildir. Kaybedilen kısım, kazanılacak kısım için feda edilmiştir. Demek ki entropi, fedadır.

Termodinamiğin ikinci kanunu, entropinin her zaman yükseldiğini söyler. Bu da herhangi bir fayda elde edilmesinde feda ve bedelin kaçınılmaz olduğunu belirtir. Dolayısıyla feda ve bedelin ölçüsünü bilmek ve anlamak çok önemlidir.

Ampulü tasarlayan teknolojinin önemli bir derdi, istenen fayda için ne kadar enerjinin feda edilmesi gerektiğinin hesaplanması ve bu kaybın asgari düzeye düşürülmesidir. Gerekli asgari kaybı hesaplayıp bulmak isteyen teknoloji, bilimsel kuram ve denklemlere dayanmak zorundadır. Ama ne kadar bilimsel olursa olsun, ne kadar gelişmiş kuramlara dayanırsa dayansın, yapabileceği en iyi şey kestirimdir, yani tahmindir.

Gerçek kaybın tespit edilmesi ancak deneyimle mümkündür, bu da bilimsel-teknolojik deneylerle yapılır. Ampulü yakıp ne olacağını görmek ve ölçmek gerekir. Ampulde olduğu gibi hayat tecrübesinde de deney yaparak gerekli kayıp ve fedanın tespit edilmesi önemlidir. Hayatın bu entropik boyutunun tezahürlerini psikanaliz “travma” kelimesi ile belirtir.

Bu da bizi Freud’un “sonradanlık” (retroactive realization, Nachträglichkeit, après-coup, afterwardsness) kavramına getirir. Sonradanlık, geçmişten kalan bir hatıranın sonradan yaşanan olaylar nedeniyle geriye dönük olarak travmatik bir değerle yüklenmesidir. Belki de bu insanın bilme ve öğrenme mekanizmasının temelidir: (1) Öğrenmenin konusu her zaman hayatın entropik-travmatik boyutudur; (2) Öğrenme “hep sonradan” gerçekleşir, Ahmet Kaya’nın dediği gibi, “Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan, sonradan” [1].

Entropik fedayı asgari düzeye indirmeye “rasyonellik” dersek, insanın bu anlamda rasyonel olmadığını söyleyebiliriz. İnsan, kendi hayatındaki entropiyi asgari düzeye indiren bir canlı değildir. Bu gerçek, psikanalizde Freud’un “ölüm dürtüsü” kavramında ifadesini bulur.

İnsanlığın evriminde eğer türün devamlılığını “temel fayda” olarak tanımlarsak, cinsellik ve ölümün bu “temel fayda” ile ilişkisini kurabiliriz. İnsanların üremesi cinsellik aracılığıyla olur, dolayısıyla cinsellik “temel fayda”nın izlemesi gereken yoldur. İnsanların bireysel ölümleri ise “temel fayda”nın entropik bedelidir, türün devamı için bireyler feda edilirler. Lacan bunu “gerçek eksiklik” olarak tanımlamıştır [2]:

Gerçek eksiklik, canlı varlığın cinsiyet yoluyla ürediği zaman kaybettiği şeydir, canlı varlık olarak kaybettiği parçasıdır. Bu eksiklik gerçektir çünkü gerçek bir şeyle ilişkilenir: Canlı varlığın cinsiyete tabi kılınarak bireysel ölümün pençesine düşmüş olmasıdır. (11’inci Seminer)

Freud’un insanda “ölüm dürtüsü” olarak adlandırdığı entropik boyutu Lacan “keyfiyet” (jouissance) terimi ile belirtmiştir [3]:

ancak bu entropi etkisi yoluyla, bu harcanma yoluyla, keyfiyet bir statü edinir ve kendini gösterir. … Bilgi kendi kaynağında imleyenlerin ifadelendirilişine indirgenir. Bu bilgi bir keyfiyet aracıdır. Ve tekrar ediyorum, iş başındayken entropi üretmektedir. … İşte iş burada başlar. Keyfiyet aracı olan bilgiyle bu anlamlı iş üretilir, bu müphem anlam sahihate aittir. (17’nci Seminer)

Gündelik hayatta “iş” kelimesiyle belirttiğimiz boyut elbette “fayda” üretmek için entropik fedanın hesaplanmasını içerir, ama bu bedel hesaplaması rasyonel bir hesaplama değildir. Çünkü iş bilgisi, keyfiyet aracıdır. Ürettiği anlama ise hakikat (sahihat) deriz.

(İngilizcesi)

Işık Barış Fidaner doktoralı (Boğaziçi Üniversitesi) bir bilgisayar bilimcidir. Yersiz Şeyler‘in Admini, Žižekian Analysis’in Editörü, Görce Yazıları‘nın Küratörüdür. Twitter: @BarisFidaner

Notlar:

[1] Nachträglichkeit bağlamında bu şarkıyı hatırlatan Ceyhun Özsoylu‘ya teşekkürler. Şarkıyı Ahmet Kaya’dan ve Elif Kaya’dan dinleyebilirsiniz.

[2] Daha geniş alıntı için bkz “Yetkilenmenin Bedenlenmeden Ayrılması”

[3] Daha geniş alıntı için bkz “Entropi: Deleuze’ün Semptomu, Lacan’ın Anahtarı”

27 Yorum

Filed under şey

27 responses to “Hep Sonradan: Entropi ve Feda — Işık Barış Fidaner

  1. Geri bildirim: All Success is a Success of the Repression of Sacrifice — Işık Barış Fidaner – Žižekian Analysis

  2. Geri bildirim: Tek-yüzlü Bozuk Para — derleme | YERSİZ ŞEYLER

  3. Geri bildirim: Soul Ruh Değil Candır — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  4. Geri bildirim: Simgesel Ayrılma ile Gerçek Ayrılma — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  5. Geri bildirim: Fallik Boşunalık, Post-Ödipal Gelişim, Üstben ve Canavar Olmak — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  6. Geri bildirim: Dark’ta Yetkilenme Krizi — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  7. Geri bildirim: The Crisis of Authorization in Dark — Işık Barış Fidaner – Žižekian Analysis

  8. Geri bildirim: Always Afterwards: Entropy and Sacrifice — Işık Barış Fidaner – Žižekian Analysis

  9. Geri bildirim: Duvar’da Kendi Tükenişini Seyretmek — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  10. Geri bildirim: Lacan’ın Arzu Şeması — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  11. Geri bildirim: Düşlemsel Gerçekliğin Anlatımı ile Semptomatik Hakikatin Sahnelenmesi — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  12. Geri bildirim: Rast Şaşar Şaşa Rastlar — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  13. Geri bildirim: Salımlı Uyumlanma Ölüm Dürtüsüdür — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  14. Geri bildirim: Entropi — özel sayfa | YERSİZ ŞEYLER

  15. Geri bildirim: Lacan’a giriş — özel sayfa | YERSİZ ŞEYLER

  16. Geri bildirim: İçe Atılan Birikir, Dışa Atılan Öbürikir — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  17. Geri bildirim: Fallus’un Saçmantığı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  18. Geri bildirim: Boğa (hayvancık işareti): Muhafaza, Çöküş, Topraklama | YERSİZ ŞEYLER

  19. Geri bildirim: Geçenek bilinçdışıdır: Neden tarihin dışına düştük? — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  20. Geri bildirim: Fedakar anneyle ağlaşan aile — Slavoj Žižek | YERSİZ ŞEYLER

  21. Geri bildirim: Entropi: Deleuze’ün Semptomu, Lacan’ın Anahtarı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  22. Geri bildirim: Sinem Atik — özel sayfa | YERSİZ ŞEYLER

  23. Geri bildirim: Türk-matik ve Analitik Motor — Martin V. Butz, Esther F. Kutter | YERSİZ ŞEYLER

  24. Geri bildirim: Komedinin Entropik Kaderciliği — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  25. Geri bildirim: Sine Mat — özel sayfa | YERSİZ ŞEYLER

  26. Geri bildirim: Bülent Somay’ın Entropi Düşürme Fantazisi — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  27. Geri bildirim: Ederi hederi kadar — ChatGPT, Suno | YERSİZ ŞEYLER