Fetişlerin Simgesel Yetkilenmesi ile Semptomların Gerçek Yetkilenmesi — Işık Barış Fidaner

Hiçten Az‘da Žižek’in alıntı yaptığı Mladen Dolar yetkilenmenin sorgulanmamış desteklerinin dalga geçerek boşa düşürülmesini anlatır:

Konuşmalara katılanlar Sokrat’la yüzleştiklerinde sözleri birdenbire kulağa alıntı gibi, klişe gibi, ödünç alınmış sesler gibi gelmeye başlar; insan konuşma yetkisini aldığı uçurumla burun buruna gelir ve yetkilenmenin olağan desteklerine yaslanmayı denediği anda da konuşma yetkisi boşa düşer. Sanki Sokrat’ın geçtiği dalganın duyulmayan bir yankısı onların konuşmasına eşlik eder, sözlerini oyar, seslerinin içini boşaltır ve o sesler ödünç alınmış gibi, el konulmuş gibi görünür.

“Yetkilenmenin olağan destekleri”nin boşa düşmesi, fetişlerin devrilmesidir. Yetkilenmeler sorgulanmaya başladığında, fetişler düşer ve semptomlar tezahür eder. Fetiş, yetkilenmenin sorgulanamaz bir desteğine beden verir; semptom ise yetkilenmenin sorgulanmasına beden verir [1]. Tüm simgesel yetkiler fetişçi inkâra dayanır. Buna simgesel iğdiş denir:

Simgesel iğdiş, dolaysız aptal varlığım ile simgesel ünvanım arasındaki ayırının/çatlağın bir adıdır; bu yüzden … her yetki bu ayırının/çatlağın belirginleştiği durumlardan kendini korumalıdır. … Böyle aşağılayıcı anlar “iğdiş edici tecrübe” adını bütünüyle hak eder, babanın iğdiş olmuş ya da iktidarsız gösterilmesi nedeniyle değil, babanın acınası gerçekliği ile simgesel yetkisi arasındaki ayırının/çatlağın belirgin kılınması ve artık fetişçi inkâr yoluyla gözardı edilememesi nedeniyle. (age)

Yetki veren fetişin devrilmesi o yetkiyi sorgulayan semptomu kendiliğinden ortaya çıkarmaz. Bir fetişin düşmesi birçok fetişin belirmesine yol açabilir; bunlar simgesel yetkiyi gerekçelerle makulleştiren simgesel bilgi şeklini alır.

“Doğal” yetkiden nedenlerle makulleştirilen yetkiye geçiş elbette Lacancı terimlerle Efendi söyleminden Üniversite söylemine geçiştir. (age)

İki söylem de fetişlere dayanır. Aradaki fark şudur: Efendi söylemi fetişleşmeyi yetki sahibi tekil Efendi figürü etrafında yerelleştirir; Üniversite söylemi ise fetişleşmeyi yetkiyi destekleyen simgesel bilgi etrafında dağıtır ve yayar. Hegel’in monarşiyi (Efendi söylemini) savunması, akıldışı fetişleşme uğrağını kralın tekil varoluşunda yalıtma çabasıdır, böylece simgesel bilgi aracılığıyla çoğalmasını önleme çabasıdır:

Yetkiyi ifa etmek, lehte ve aleyhte nedenleri sayıp döken sonsuz zinciri kıran “akıldışı” olumsal karar eylemidir. Hegel’in monarşiyi savunmasının nedeni tam da bu değil midir? Akılcı bütünlük olarak devlet, tepesinde bir “akıldışı” yetki figürüne gerek duyar; bu yetki vasıflarla makulleştirilmez: Tüm diğer memurların iktidar ifa etmek için için yetilerini kanıtlaması gerekirken, kral zaten kraldır ve dolayısıyla makuldür. (age)

Akıldışı fetişleşme uğrağının gerçel bir tekillikte yalıtılması ile semptomun tezahür etmesi arasında bir adım mesafe vardır. Fetişleşme yetkilenme ile bedenlenmeyi (S1‘in simgesel dikişi ile objet a’nın gerçek dikişini [2]) birbirine karıştırır; objet a‘nın bedenlenmesi S1‘in yetkilenmesinden ayrıldığı zaman semptom tezahür eder.

Kralın büyüleyici gücü S1 ile a arasındaki farkı örtmesinden gelir. Hegel bunları ayırır ve bir yanda S1‘in totolojik şaşkınlık içinde içeriksiz boş bir ad olduğunu, öte yanda kralın fizikî biçiminin ada eklenen bir çöpten ibaret olduğunu bize gösterir. (En Yüce Histerik)

Semptomun tezahürü, Lacan’ın “Analist ancak kendinden yetki alır” (l’analyste ne s’autorise que de lui-même) düsturuna dayanarak Žižek’in “öz-yetkilenme” diye adlandırdığı farklı bir tür yetkilenmeye yol açar. Gelin semptomun öz-yetkilenmesine “gerçek yetkilenme” diyerek onu fetişlerin “simgesel yetkilenme”sinden ayıralım. Gerçek yetkilenme, kendi sorgulanışı ile örtüşür. Žižek gerçek yetkilenmeyi Hegelci Mutlak Bilme ile ilişkilendirir:

“Mutlak Bilme” duruşunu benimseyen özne, içeriğin (tikel bir sorgulama nesnesinin) önsel bir standardı (doğruluk, iyilik, güzellik) karşılayıp karşılamadığını sormaz; içeriği kendi kendisini kendi içkin standartlarına göre ölçmeye bırakır, böylece öz-yetkilenir. (Hiçten Az)

“İçkin standartlar” kendilerini ölçen içeriklerin müşterek mecrası olan dile atıf yapar. Sokrat’ın geçtiği dalga, dilde düşüncenin gerçek yetkilenmesine yol açan bir semptomdur.

(İngilizcesi)

Işık Barış Fidaner doktoralı (Boğaziçi Üniversitesi) bir bilgisayar bilimcidir. Yersiz Şeyler‘in Admini, Žižekian Analysis’in Editörü, Görce Yazıları‘nın Küratörüdür. Twitter: @BarisFidaner

Notlar:

[1] Ayrıca bkz “Fetiş ve Semptomda Yetkilenme ile Bedenlenme”

[2] Bkz “Yetkilenmenin (Simgesel Dikiş) Bedenlenmeden (Gerçek Dikiş) Ayrılması”

30 Yorum

Filed under şey

30 responses to “Fetişlerin Simgesel Yetkilenmesi ile Semptomların Gerçek Yetkilenmesi — Işık Barış Fidaner

  1. Geri bildirim: Symbolic Authorization of Fetishes and Real Authorization of Symptoms — Işık Barış Fidaner – Žižekian Analysis

  2. Geri bildirim: Dekripsiyon ile Deşifreleme — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  3. Geri bildirim: Simgesel Angajman ile Gerçek Angajman — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  4. Geri bildirim: Fol Melankoliden Kurtulmak: Kabuktaki Hayalet — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  5. Geri bildirim: Tanrı ve Doğa’nın Modern Yası — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  6. Geri bildirim: Berardi’nin Üç Tefekkür’üne Bir Yanıt — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  7. Geri bildirim: Yetkilenme ile Bedenlenme — derleme | YERSİZ ŞEYLER

  8. Geri bildirim: Ayna Evresi ve Sosyal Medya: Yetkilenme ile Bedenlenme — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  9. Geri bildirim: Soyut Fallus Fetişinin Ötesi — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  10. Geri bildirim: İş-başında-bilgi, Gerçek Angajmanlı Çabadır — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  11. Geri bildirim: Bir Üst Dildışı Vardır — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  12. Geri bildirim: Sadece bedenlenmeler ve yetkilenmeler vardır — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  13. Geri bildirim: Fetişçi “Kavrayış” ile Semptomcu Kavrayış — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  14. Geri bildirim: Hep Vardı ile Hiç Olmadı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  15. Geri bildirim: İğdiş ve Jouissance Diyalektiği — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  16. Geri bildirim: İrade, Semptomun Gerçekliğine Tahammül Etme Gücüdür — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  17. Geri bildirim: Fetişçi Gizemi Bozmak ve Üçüncü Cinsiyet — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  18. Geri bildirim: Fallik Boşunalık, Post-Ödipal Gelişim, Üstben ve Canavar Olmak — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  19. Geri bildirim: Ben De: Kadınlar Erkekler İçin Feda Olmayı Reddediyor — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  20. Geri bildirim: Aziz, Dahi, Deli — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  21. Geri bildirim: Benlik ile Belirti, Bakım ile Adaptasyon — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  22. Geri bildirim: Dilin Asgari Yapısı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  23. Geri bildirim: Yorumlama ancak hemseslenme ile işleyebilir — Jacques Lacan | YERSİZ ŞEYLER

  24. Geri bildirim: Medyada İçeriğin İçerilmesi: Alaycı Şaşırma ve İronik Şaşırma — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  25. Geri bildirim: Fallus’un Saçmantığı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  26. Geri bildirim: Žižek cehennem bölgelerini nasıl oynattı — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  27. Geri bildirim: Terazi (hayvancık işareti) ve Sokrat — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  28. Geri bildirim: Auto-rise: Arzu ancak kendisinden yetki alır — Slavoj Žižek | YERSİZ ŞEYLER

  29. Geri bildirim: Kopya çekme evladım! — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER

  30. Geri bildirim: Travma Ablası: Alaycılaşma Çağında Yaşamak — Işık Barış Fidaner | YERSİZ ŞEYLER